İsrail, Gazzelilere "ya Hamaslısın ya da insan" mealinden mesajlar yolluyormuş ceplerden. Gazze Hamas'ın. Hamas'ı İran destekliyor. Hamas'ı Araplar değil, Acemler destekliyor. Araplar yolsuzluğa batmış "yollu El Fetih'in arkasında. Dolayısıyla Amerika'nın. Savaş İsrail ile Acemler arasında. İsrail iki yıl önce İran destekli Lübnan Hizbullah'ından ciddi bir şamar yemişti. Bu savaş onun rövanşı gibi. Bu kez Hamas açısından jeopolitik çok da avantajlı değil. Coğrafya kuşatılmış çünkü. Açın ve haritaya bakın: http://filistin.haritasi.com/
Ama mesele bu değil. Katliam sapına kadar! Dünyanın iyi insanları vicdan muhasebesinde. Çaresizlik hissi hakim. Batı, ne yazık ki solu da dahil olmak üzere sessizliğe gömüldü. Ne de olsa Hamas şeriatçı! İsrail laik oysa! Şu batı-merkezli düşünce bunca sefil işte ve hücum etmiş durumda kanına kadar şu sol dediğimiz cenahın. Bu arada, memleketin saadeti, o denli olmasa da solu molu da ayakta da, ulusalcısı dut yemiş, bülbül olmuş durumda! Laikler ya şerefsizler, o bakımdan anlamak lazım galiba. Kısası, Amerika birlikçisi Arap tayfası, bizim kemalistlerle elbirliği içinde “Hamas ezilsin de n'olursa olsun” garabetinde bir sessizlik içinde. Ama bu da mesele değil.

Çünkü, hem Hamas beklenenden daha fazla bir direniş gösterip İsrail'in kayıplarını artıracaktır, bu kesin, böyle olunca İsrail kamuoyu ayağa kalkacaktır, hem de İsrail Gazze'yi tamamıyla ele geçirse dahi -ki zaten yeni çekilmişti, zafer kazanmış sayılmayacaktır. Böyle olursa El Fetih'in önü açılmış olmayacaktır. Direnen tek kuvvet Hamas'sa İran bölgedeki nüfuzunu artıracaktır. Erdoğan sanırım bunun farkında olarak İsrail'e böyle şarlamaktadır. Erdoğan'ın İran-Suriye ekseninde ve lehinde ürettiği söylem, büyük ihtimalle Obama'nın olası Ortadoğu siyasetine bir karşılama mahiyetinde. Obama'nın İran'ı muhatap alacağını varsayan bir dış siyaset. Türkiye'nin bölgesel bir güç olma doğrultusunda, İran'dan daha çok muhatap alınma arzusunun yansıması ve emperyal bir konumlanışa attığı bir adım olarak okunmalıdır.

Antikapitalist solun yapması gerekenler içte ve dışta belirginleşmektedir. İçeride Ergenekon'un tam bir deşifrasyonu için mücadele etmek. Türk devletinin tarihsel hatalarının hesabını sormak. Bu vesileyle egemen ulusun milliyetçiliğine darbeler indirerek işçi sınıfını kapitalist krize karşı birleştirmek. Dışarıda Ortadoğu'dan başlayarak korsan devlet İsrail'le ve ABD ile yapılmış askeri, ekonomik, diplomatik tüm anlaşmaların iptalini ve komşu ülkelerle barış için gerekirse her türlü tazminatı talep eden bir barışçıl aktif siyaset izlemek: Egemen sınıfın kalbine indirmek, Irak ve Filistin halkı için, Ermeni, Rum, Kürt ve Türk, ezilen tüm kadın ve erkek emekçilerin hayatları için...

0 yorum

Yorum Gönder

antikapitalist hava sahasındasınız, türbülans ihtimalini gözden çıkarmayınız...