1 haziran'da barış meclisi'nin çağrısı üzerine kadıköy'deydik. hrant dink cenazesinden sonra biraraya gelen en büyük kalabalık, "artık yeter, ölüm değil çözüm istiyoruz" dedi. bence 25-30 bin, bazı gazetelere göre 40-50 bin insan kürt sorununa demokratik çözüm için yürüdü. mitingde tıpkı hrant dink cenazesindeki gibi tek bir pankart ve tertip komitesinin hazırladığı tek tip dövizler taşındı.
kalabalık iyi olmasına iyiydi fakat yüzde doksana yakını kürtlerden oluşmaktaydı. kürtler bu tür eylemleri zaten sık sık yapıyor kendi illerinde. yani bu açıdan bakıldığında mitng bence amacına ulaşamadı. türklerle kürtlerin eşit ağırlıkta olduğu bir yürüyüş çok daha etkili olabilirdi. çünkü barış çağrısı esas olarak türkler arasında zemin bulduğunda büyüyecek. türkler "kardeşlerimizin demokratik talepleri yerine getirilsin, barış içinde birarada yaşayalım" demedikçe sorunun çözümü zor.
yanlış anlaşılmasın. mitingi küçümsemiyorum, eleştirmiyorum. sayıca eşit olabilmek adına daha az kürt katılsaydı keşke, haşa demiyorum. ben türkleri eleştiriyorum. türk solunu eleştiriyorum. türk solunun etkin olduğu sendika, meslek örgütü gibi kuruluşları eleştiriyorum. miting haftalar öncesinden duyurulmuşken, medyada yaygınlık kazanmış, hakkında köşe yazıları yazılmışken türk solundan bu kadar az bir katılımı nasıl açıklamalı?
tek pankarttan sözetmiştim. emin olun, pankart, flama, bayrak filan serbest olsaydı, yani sol açısında reklamasyon olanakları mevcut olsaydı katılım çok daha yüksek olurdu. parti bayrağı görünür, dostlar alışverişte görmüş olurdu. türk solunun iddialarında ciddi bir inandırıcılık sorunu olduğunun kanıtı oldu bir kez daha bu yürüyüş. neyse ama, barış meclisi açısından da iyi bir başlangıç oldu.
0 yorum